KONUK YAZARLAR
-
SÜREÇ NE KADAR SÜRECEK?..
23 Ekim 2025 tarih ve 33056 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 21.10.2025 tarih ve 1474 sayılı TBMM kararında Irak ve Suriye ile ilgili olarak yapılan tespitler özetle şunlardır: “Türkiye’nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde terör tehdidinin sürüyor olması ve kalıcı istikrarın henüz tesis edilememesi, milli güvenliğimiz açısından risk ve tehdit oluşturmaya devam etmektedir… Diğer taraftan, Irak’ta PKK ve DEAŞ unsurlarının varlığını sürdürmesi, etnik temelli ayrılıkçılığa yönelik girişimler, bölgesel barışa, istikrara ve ülkemizin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturmaktadır… Suriye’de PKK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere, terör örgütleri mevcudiyetini sürdürmekte ve ülkemize, ulusal güvenliğimize ve sivillere yönelik tehdit oluşturmaya devam etmektedir. PKK/PYD-YPG, Suriye merkezi yönetimine entegre olmaya yönelik adım atmayı ayrılıkçı ve ayrıştırıcı gündemi…
-
BABAANNEM’DE İNECEK VAR!..
Çarğalar’dan Çifinler’e eşek üstünde sıradan bir seyahatti benimki: Eşek üzerinde bir ileri bir geri sallanan o küçük emanet -üstü kaval altı şişhane- tüfek kadar değerlidir. Ve: Dakikalar içerisinde, anneanneden babaanneye hasarsız olarak teslim edilecektir. Yürüyerek mesafe, yaklaşık otuz otuzbeş dakika kadardır… ☆☆☆ O günlerde kelime haznem sınırlıydı ama durakları ezbere bilirdim: Evin dufa tarafında meyveli bir ceviz ağacı vardı. Bilenler bilir; meşhur bir ceviz ağacı da Gülhane Parkı’nda yaşamıştır. o da en az bizimki kadar saygı değer ve yaşlı idi. Bizimkinin dallarından yer çekimine tutulmuş meyveler, ısırganların arasına saklıydı. Kırık kiremitler arasından kazanç biraz da Uşağıga’nın cabasına bağlıdır. İlk durağı tanımak için bu kadar yeterlidir… ☆☆☆ Son durakta ise:…
-
“DEVLET SIRRI” VE CASUSLUK SUÇLAMALARI!..
Kamuoyunun “Mutlak Butlan Davası” olarak bildiği CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nn iptaliyle açılan davanın reddedildiği gün; CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, İmamoğlu’nun seçim kapmanyasını yürüten siyasi danışmanı Necati Özkan ve TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Doç. Dr. Merdan Yanardağ hakkında “casusluk” suçlaması ile yeni bir soruşturma başlatıldı… Basına sızdırılan bilgilere göre, şüpheliler 2019 Yerel Seçimlerini “yabancı istihbarat servisleri” ile birlikte yönlendirmekle, başka bir deyişle; İstanbul’daki “seçmen bilgileri ve dijital verileri” (1) yabancı istihbarat örgütlerine sızdırmakla suçlanıyorlar. İşin içerisinde “yabancı istihbarat örgütleri” işbirliği ve “casusluk” suçlaması olduğuna göre, doğal olarak bu defa hazırlanacak olan iddianame ile bazı devletler (büyük olasalıkla ABD, İngiltere ve İsrail) de suçlanmış olacaklar! Yerel seçimlerimizi hangi istihbarat örgütlerinin nasıl…
-
“GAZZE YOLCUSU KALMASIN!..”
Doğrudan konuya giriyorum: İsrail’in Türk ekonomisi üzerindeki etkisini 200 TL’lik banknotun hüzünlü öyküsü ile anlatmaya çalışacağım. Önce bazı hatırlatmalar yapmam gerekiyor: Yom Kippur (Arap-İsrail) Savaşı (1) sırasında, yani 1973 yılının Ekim ayında ABD ve Batı Avrupa ülkelerinin İsrail’e destek verdiğini, buna tepki olarak Arap Petrol İhraç Eden Ülkeler (OAPEC) ‘in İsrail’i destekleyen ülkelere “petrol ambargosu” uyguladığını aklınızın bir köşesinde tutun. O günün piyasa koşullarında Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) petrolün varil fiyatını 4 katına (3 dolardan 12 dolara) çıkarttığını da unutmayınız… (Bugün Brent petrolün varil fiyatı 61.29 dolardır.) Batı ülkelerinde enerji kıtlığı bu fiyat atışı ile başladı. Ekonomistler bu duruma “Birinci Petrol Krizi” adını verdiler. Türkiye gibi petrol ithalatçısı…
-
“YANIMDAN GEÇTİ AYŞEM!..”
AKP iktidarı için rahatsızlık kaynağı olduğu çoğunlukça kabul edilen Boğaziçi Üniversitesi’nin İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun olan Ayşe Barım (1) hakkında, 2013 yılında yaşanmış “Gezi Direnişi’ni organize etmek” iddiasıyla, 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası istemiyle İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Aradan 12 yıl geçtiği için Gezi Parkı olaylarını (2) anımsamakta güçlük çekebiliriz. Bu yüzden dünya çapında gönüllü katılımcılar tarafından ve yönetilen ve; tarafsızlık, özgür lisans, doğrulanabilirlik, saygı, kaynak temelli bilgi ilkelerine göre hazırlanan Wikipedia ansiklopedisinden gerçeği öğrenmeye çalışalım. AB İlerleme Raporu’na da damgasını vuran “Gezi”’nin arşivlere nasıl yansıdığını merak ediyorsanız (3) numaralı dipnota göz atmanız yeterli olacaktır. ☆☆☆ Gezi olaylarını hangi güçlerin organize…
-
AKLIMA KÖTÜ KÖTÜ ŞEYLER GELİYOR!..
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkmesinin kararının infazı için İstanbul Valiliğine ve Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına yazdığı 24.09 2025 tarih ve 2025/254 Esas sayılı yazıdan okuyorum: “…..ile CHP İstanbul İl Başkanlığı arasında mahkememizde görülmekte olan Dernek (Genel Kurul Kararlarının İptali İstemli), Genel Kurul Kararının İptali (Dernek Genel Kurul Kararının İptali) davası nedeniyle… Mahkememizce verilen tedbir kararı kanun yolu merci olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılmadan veya değiştirilmeden 24.09.2025 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Kongresi Seçimlerinin yapılması mahkeme kararımıza aykırı olup çalışmaların durdurulması gerekmektedir.” (1) Dikkat ettiniz mi UYAP sistemi içerisinde siyasi partilerle ilgili genel kurul kararlarının iptali diye bir dava türü bulunmadığı için “Dernek Genel Kurul Kararının İptali”…
-
“AHMAK DAVASI” HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME!..
Kamuoyunun “ahmak davası” olarak adlandırdığı “Kurul Halinde Çalışan Kamu Görevlilerine Karşı Görevlerinden Dolayı Alenen Hakaret” davasında İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesince İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasını (1) İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi onandı. (2) Artık dosya Yargıtay’ın ilgili dairesince nihai karara bağlanacaktır. Artık dosya Yargıtay’ın ilgili dairesince nihai karara bağlanacaktır. İstinaf Mahkemesinin kararının Yargıtay’ca da onanması halinde, karar kesinleşmiş sayılacağından, İmamoğlu TCK m.53 uyarınca “siyasi yasaklı” hale gelecek ve Cumhurbaşkanlığı adaylığının önü hukuken de kesilmiş olacaktır. Kuşkusuz Yargıtay kararı ile hak arama yolları tükenmiş olmuyor: Yargıtay’ca kararın onanmasıyla, iç hukuk yolları tüketildiğinden “kamu gücü tarafından temel hak ve özgürlüklerin;…
-
“KURULTAY DAVASI” VE PİŞMİŞ TAVUĞUN BAŞINA GELECEKLER!..
Herkes CHP “Kurultay Davası”nın 15 Eylül Pazartesi günü yapılacak olan duruşmasında verilecek olan kararı merakla bekliyor. Ezici çoğunluk davanın “hukuki” olmaktan çok “siyasi” olduğu konusunda hemfikirdir. Siyasi davaların nasıl sonuçlanacağı hakkında hukuki yorumlar pek işe yaramazlar. Siyasi irade, işine geldiği şekilde karar üretilmesi için ağırlığını koyar. Bağımsız ve tarafsız olamayan hakimler, hatalı kararlar vererek adalet duygusunu zedelerler… Adaletle uğraşılınca devletin temelleri sarsılır… *** Siyasi iktidarın “siyasi çıkarları” bu davanın bir an evvel sonuçlandırılmasında değil, tam aksine zamana yayılıp uzatılabildiği kadar uzatılmasındadır. Çünkü amaçlanan; birinci parti durumuna gelen ve ciddi iktidar alternatifi olduğu anlaşılan CHP’de Gürsel Tekin ve eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile açılan çatlağın daha da büyütülmesidir… Koltuk…
-
SİYAH TİŞÖRTLÜLER, KARA GÖMLEKLİLER VE KAHVERENGİ GÖMLEKLİLER!..
177. yıl anısına hazırlanan 334 sayfalık kitapta geçmişten günümüze Türk polisinin kıyafetleri derlenmiştir. (1) Aralarında üzerinde polis olduğunu gösteren bir işaret bulunmayan siyah tişört bulunmamaktadır. Dolayısıyla CHP İstanbul İl Binasına giren ve partililere müdahale eden siyah tişörtlüleri (2) polis olarak tanımlama olanağı bulunmamaktadır… *** O halde: CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer’in, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde sorduğu, “8 Eylül 2025 tarihinde CHP İstanbul İl Başkanlığı binasında bulunan ve üzerlerinde siyah tişört olan kimliği belirsiz kişiler kimlerdir?” sorusu son derece haklı ve yerindedir… Türkiye ve dünya kamuoyu bu sorunun yanıtını beklerken, bu fırsattan yararlanarak “Siyah Tişört”ün bende çağrışım yaptığı “Kara gömlekliler” hakkında öğrendiklerimi aktarmak istiyorum… ***.…
-
BUYURUN CENAZE NAMAZINA!..
CHP’nin eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yıldızı parlatılan Gürsel Tekin, bugün itibariyle Türkiye’nin birinci partisi olan CHP’yi “cenaze” olarak değerlendirmekte ve cenazeyi kaldırma işini gönüllü olarak üstlendiğini açıklamış bulunmaktadır. Kendi beyanından anladığımıza göre de 8 Eylül Pazartesi günü CHP İstanbul İl Başkanlığına giderek kayyumluk görevine başlayacakmış… Bu kifayetsiz muhteris iyice gözünü karartmış… Bir süre daha gündemin en üst sıralarında yer alacağı anlaşılan Bay Gürsel Tekin hakkında son 15 yılda hangi cümleleri kurduğumu merak edip geçmişe doğru bir tarama yaptım… Adı geçen hakkında yaptığım değerlendirmeleri en sonuncudan başlayarak, sırası ile aynen aşağıya alıyorum: ☆ ☆☆ ☆ “Kendisini 40 yıllık “parti emekçisi” (8) olarak tanıtan; il başkanlığı, üç dönem milletvekili, genel…






















