• DİYANET’İN “KARŞI DEVRİMCİ” ROLÜ!..

    Diyanet’in kuruluşunun yüzüncü yıldönümünde Başkan Prof. Dr. Ali Erbaş, Devletin ve Diyanet’in kurucusu (1) Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gençlere emanet ettiği (2) Türkiye Cumhuriyeti’nin, hafızlara emanet edileceğini (3) ilân etti! Erbaş’ın aynı konuşma içerisinde “millet olmayı” değil de “ümmet olmayı” önemseyip öne çıkarması manidardır. Hafızlara: “Hayatınızı Kur’an’a göre tanzim edeceksiniz” tavsiyesinde bulunması ise açıkça Anayasa ihlâli ve meydan okumadır. Şeriyye ve Evkaf Vekaleti‘nin yerine 3 Mart 1924’te kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın (DİB) görevi Anayasamızın 136. maddesinde: “Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir” (4) şeklinde –bir…

  • SAKARYA “MELHAME-İ KÜBRA”SI (1)

    Sakarya deyip geçmeyiniz! Sakarya yerde sürünen bir nehir değil, Türk’ün anka kuşu gibi Osmanlı’nın küllerinden doğuşunu simgeler. 1683 Viyana kuşatmasından (2) beri devam eden geri çekiliş, Sakarya’da durdurulmuştur. Durdurulmak bir yana, Sakarya’dan sonra ilerleyiş, o kutlu yürüyüş başlamıştır. Milli Mücadelenin en önemli askeri olayı Sakarya Meydan Muharebesi‘dir.(3) 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Muharebesi çoğu kişinin sandığı gibi, Sakarya (Adapazarı) ili sınırları içerisinde yapılmamıştır. Sakarya Meydan Muharebesi Mangal Dağı‘nda (4) başlamıştır. Ankara’ya uzaklığı ise sadece 119,5 km’dir. Demek ki, Sakarya Meydan Muharebesi Ankara’da, Polatlı’da ve Haymana’da yapılmıştır… *** Yunan Ordusu, 10-24 Temmuz 1921 tarihleri arasında gerçekleşen Kütahya-Eskişehir Muharebelerindeki başarılarından (5) elde ettikleri moral ile Anadolu’da ilerlemeye devam ettiler. Kütahya-Eskişehir…

  • TBMM’Yİ “BOYKOT” DÜŞÜNÜLMELİDİR!..

    TİP İstanbul Milletvekili Şerafettin Can Atalay ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu ikinci karar (1) önceki kararın (2) TBMM’de okutulup milletvekilliğinin düşürülmesinin “yok hükmünde” olduğunun tespitine ilişkindir. AYM özetle, olmayan bir karar için karar vermeye gerek yoktur demiştir. Bu karar sonrasında; kararın TBMM’nde okutulması ve Şerafettin Can Atalay’ın derhal tahliye edilmesinin ardından yemin ederek göreve başlatılması gerekiyordu… Hukuk bunu gerektiriyor ve hukuk devleti olmanın gereği budur… *** Bu gereklilikle ilgili mevzuat hükümlerini detaylı olarak “BİLİNÇLİ OLARAK ÇIKARTILAN DEVLET KRİZİ” başlıklı yazımızda (3) irdelemiştik. Bir kez daha okunmasında yarar var fakat tekrarına gerek yoktur. Konunun eksiksiz öğrenilmesi bakamından; Türkiye Barolar Birliği’nin kararın uygulanması için TBMM’ne verdiği dilekçeyi (4) de okumakta…

  • YASSAH BEYİM YASSAH!..

    1995 seçimlerinden birinci çıkan Erbakan’ın Refah Partisi, içerisinde kendilerine “yenilikçi kanat” ismini veren; aralarında Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç’ın da yer aldığı 74 kişi, 14 Ağustos 2001 tarihinde Adalet ve Kalkınma Partisi’ni (AKP) kurdular. İsimleri gibi vaatleri de son derece iddialıydı: Kısaca “3Y” olarak ifade ettikleri; “yolsuzluk”, “yoksulluk” ve “yasaklar”ı bitirmek üzere yola çıkmışlardı. Kim ne derse desin halka umut oldular… Dindar görünmeleri; konuşmalarının içerisine “hamdolsun”, “inşallah”, “Allah razı olsun” vb. gibi daha çok muhafazakar insanların kullandığı kelimeleri sepriştirmeleri, geniş halk yığınlarında beklenenin üzerinde sempati toplamalarını sağladı… Fırsat buldukça cami yaptılar, Kur’an kursları açtılar. Muhalefetin dağınıklığı ve liderlerinin kişisel hesaplarına göre politika üretmeleri iyice önlerini açtı. Arka…

  • FİNAL SINAVINDAN ÖNCEKİ SON SINAV!..

    Cuma günü bir de baktık ki sosyal medyanın ücretsiz fotoğraf ve video paylaşma uygulaması olan “Instagram”a erişim engellendi. Türkiye’deki 58 milyon kullanıcı hop oturup hop kalktılar. Kimi bu uygulama ile iş yapıyordu, kimi haberleşmek için kullanıyordu. İnternet kesintisi, filan yoktu. Diğer sosyal medya uygulamalarında (Facebook, X, WhatsApp vs.) bu konuda bir açıklama da görünmüyordu. Demek ki, kısıtlama Türkiye’den kaynaklanıyordu… *** Bu işler için kurulup yetkilendirilmiş Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) hükûmetin emir kuludur. Anahtar ellerindedir de bir emir işitmek isterler; İletişim Başkanlığı; “interneti kapatın” dediğinde kapatıyor, “açın” dediklerini açıyorlar!.. Bu kurumun böyle bir yetkisi var mıdır? Bu sorunun yanıtını, aynı gün Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kararından (1) öğrenelim. Kararı…

  • HEYKELCİĞİN ELİNE ANLAT!..

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: “Türkiye’de eğitim veren iki Fransız okulunun hukuki statüsü konusunda yaşanan anlaşmazlık üzerine, bu okullara ‘yasal mevzuata‘ uymadıkları takdirde ‘işlem yapılacağını‘ açıkladı” (1) Prof unvanlı Sayın Bakanımız, Alman ve Fransız Büyükelçiliklerine bağlı olarak 31 yıldır faaliyetlerini sürdüren okullar için bu sözleri söyledi. Yapılacak işlem bellidir: Müfredatı uygulamazlarsa; verdikleri eğitim ve diplomaları geçersiz sayılıp sistem dışına atılacaklar. Bu noktada yabancılara dayatılan “yeni müfredat” (2) nedir sorusunun cevabı önem kazanıyor. MEB‘in yeni müfredatında toplam 572 sayfa ayrılan ve “Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi” dersi zorunlu (3) tutuluyor. Bazı çevreler bunun laikliğe aykırı olduğunu ileri sürerek “seçmeli ders” olarak okutulmasının uygun olacağı görüşündeler. (4) Buna karşılık gayrimüslimlerin Din Kültürü…

  • ABD İSRAİL’DİR İSRAİL ABD’DİR!..

      HAMAS‘IN İsrail’e karşı “Aksa Tufanı” saldırısını bahane ederek; saldırganları etkisiz hale getirmenin çok ötesine geçip; 30 bini aşkın sivil halkın (kadınlar, çocuklar ve yaşlıların) katledilmesi kararını alan İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu’yu, ABD Kongresi’nde –birkaç istisna dışında- bütün üyeler ayakta alkışladılar… Öyle ki, neredeyse her cümlesinin bitiminde üyeler ayağa kalkıp, yeniden ve daha güçlü bir alkış tufanı koparttılar… Netenyahu’yu daha sonra ABD Başkanı Joe Biden, Beyaz Saray’da ağırladı… Biden’in burada İrlandalı bir Siyonist olduğunun özellikle vurgulaması, bütün dinlere ve dindarlara karşı verilen güçlü bir mesajdır… Bir anlamda bu ikili, Siyonizm adına bütün dünyayı TEHDİT etmişlerdir!. Netenyahu, daha sonra ABD Başkan Adayı Donald Trump‘ın Florida’daki evine konuk oldu. Trump, görüşmeden önce…

  • OKEY MASASINDAN YÜKSELEN SESLER!..

      Her gün dört kişi olamıyoruz. Zar-zor haftada bir, bilemedin iki gün buluşabiliyoruz. Bugün ekip sağlam, bahçedeki ağacın gölgesinde okey oynuyoruz. Yancılarımız yok, çok şükür. Beşinci arkadaşımız Kadir, yan masada cebinden çayını yudumluyor; dirseği ile de rüzgar uçurmasın diye gazeteyi tutuyor. Diğer elindeki akıllı telefondan bir fotoğraf gösterip ve duyacağımız şekilde yüksek sesle okumaya başladı: “Gençler şaka değil. Bu resim 25 yıl öncesine ait yol. YOLSUZLUKLARDAN yol yapmaya PARASI olmayan bir TÜRKİYE idik.” Evet yanlış duymadınız, halkoylamalarını saymıyorum son beş genel seçimde oyunu Reis’in işaret ettiği yönde kullanan Kadir, AKP’den önceki döneme; “Yolsuzluklardan yol yapmaya parası olmayan bir Türkiye” dedi. Akıllı Kadir, akıllı telefonu masanın üzerine bırakıp, sol dirseği ile…

  • AKP’NİN “İMKÂNLAR” DÜNYASI!..

      Sayın hükumetimiz değişik halk kesimlerinin sorunlarını belirlemiş ve tek tek çözmeye başlamıştır: İlk olarak işe kadınlardan başlamıştır. “9. Yargı Paketi” olarak isimlendirdiği kanun teklifi ile kadınlara yeni bir “imkân” getirilmektedir. Olayın geçmişini hatırlatayım: Anımsayabildiniz mi bilmem; Anayasa Mahkemesi, “AİHM kadının evlenmeden önceki soyadını tek başına kullanmasına izin verilmemesinin Sözleşme’nin 8. maddesi bağlamında 14. maddesini ihlal ettiği” şeklindeki karar ile daha önceki kendi kararlarında belirtilen gerekçelere (1) dayanarak, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 187. maddesini (2) 22 Şubat 2023 tarihinde iptal etmişti.(3) İşte bu iptal kararından sonra, Sayın Hükümetimiz 187. maddeyi; evlendikten sonra kızlık soyadlarını tek başına kullanamayacaklar şeklinde yeniden düzenleyerek, kadınlarımıza önemli bir “imkân” getirmeyi düşünmektedirler!.. Aile içi şiddet, cinsel…

  • “BOZKURT MUSTAFA KEMAL”!..

    “Kurt” ve “bozkurt” kavramları (1) bugün sanıldığı gibi MHP’nin ve Ülkü Ocakları’nın tekelinde değildir. Diğer partilerin gevşek davranmasından yararlanan MHP bu sembolü sahiplendi. Cumhuriyet’in kuruluş simgelerinden Bozkurt’u ortadan kaldıran Menderes iktidarıydı. Bozkurt Türk’ün sembolüdür. Bununla birlikte “bozkurt işareti” MHP ve Ülkü Ocakları ile özdeşleşmiştir. Ne zaman biri bu işareti yaparsa “ülkücü” (MHP’li) olduğu kabul edilir. “Ülkücü geçinenler” ile “ülkücülükten geçinenler” de “bozkurt selamı”nı çok sık kullanırlar. Yerine göre ateşli silah etkisi gösterir!… *** Hal böyle olduğu için bu aralar kamuoyunun vicdanında Ülkü Ocakları, önceki genel başkanları Sinan Ateş‘in alçakça bir suikast sonucu öldürülmesi nedeniyle sanık sandalyesine oturtulmuştur. Her ne kadar iddianamede Ülkü Ocakları ile MHP‘nin cinayetle ilişkisi kurulmamış ise de…