KONUK YAZARLAR
-
TANRIKULU’NUN KULLARI!..
CHP Parti Meclisi’nde Mayıs 2013 tarihinde:”PKK Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı her türlü terör eyleminden vazgeçtiğini ve silahlarını teslim edeceğini beyan etmediği sürece, herhangi bir çözüm arayışının içinde olunmayacağı; çözüm arayışının Öcalan ve Kandil tarafından yönetilmesine izin verilmeyeceği” kararı alınmıştır…(1) Bu karar kamuoyundan ve parti üyelerinden gizlenmektedir. CHP’nin resmi sitesine (http://www.chp.org.tr/) girip, arama motoruna “Parti Meclisi kararları” yazdığınızda, karşınıza 141 içerik gelmektedir fakat aralarında nedense bu karar bulunmamaktadır… (2) Geçen hafta KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, Kürtçe yayınlanan Azadiye Welat gazetesinde yazdığı yazıda; Ortadoğu ve Suriye’nin Rojava diye adlandırılan bölgesinde yaşananlara dikkat çekerek, “Kürtler ve Kürdistan halkı özgür ve demokratik yaşama kavuşmadan kim gerillanın direnişten vazgeçeceğini sanıyorsa o hayal görüyor” demiştir… (3) AKP iktidarına, PKK ile yürüttüğü müzakerelerde “sınırsız yetki” kullanma olanağını veren ve iki “tarafa”…
-
RAKİBİMİZİ SEÇECEĞİZ!..
Tarihçi Sinan Meydan’a Halk TV’de sansür uygulandı. Meydan, “Çatı Adayı” olarak gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun yazmış olduğu bir kitap üzerinden eleştirilerini sıralayacaktı. Büyük olasılıkla da Atatürk’ün halifeliğe karşı olmadığı şeklindeki, çarpıtılmış düşüncesi hakkında konuşacaktı… “Özgürlüğün sesi” olmak iddiası ile ortaya çıkan Halk TV, havuz medyasından farklı olmadığını, Sinan Meydan’ın sesini keserek ve ekranı karartarak kanıtladı.. Halk TV’de program yapan Şaban Sevinç de çatı adayı İhsanoğlu’na oy vermeyeceğini söyleyen Hulki Cevizoğlu’na sert bir şekilde karşılık verdi… Şimdilik sadece not edip geçiyoruz!.. Emine Ülker Tarhan, “Cumhurbaşkanı adayı değilim” demediği halde, CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu ise, “twitter” hesabından böyle bir yalan uydurdu!..(1) Kulkuloğlu da genel başkanı gibi yalana başvuracak kadar küçülmüş. Tam da…
-
HENÜZ VAKİT VAR!..
UYARILARI GÖRMEZDEN GELENLER HESAP VERMEYE HAZIR OLMALIDIR!.. Cumhurbaşkanı adaylarının leh veya aleyhinde hiç bir yorum yapmadan, şu andaki somut duruma bakarak ve 30 Mart Yerel Seçimleri’nde ortaya çıkan tabloyu esas alarak, içerisine düşmekte olduğumuz tuzağı göstermek istiyorum: Anayasanın 102. maddesine göre, (1) GEÇERLİ OYLARIN SALT ÇOĞUNLUĞUNU alan aday Cumhurbaşkanı seçilir. “Salt çoğunluk” yarıdan bir fazla demektir… Bu kuralı bir kenara not edelim… Şimdi diğer verilere bakalım. 30 Mart Yerel Seçimlerinde AKP ve Kürt Partilerinin almış olduğu oylar aşağıdaki gibidir: 1. VERİ: AKP: yüzde 43.13, BDP+HDP; yüzde 4.20+1.90 =yüzde 6.10 Kürtler, Selahattin Demirtaş’ı aday göstermesine rağmen, oylarını Tayyip Erdoğan’a verebilirler. Bu olasılığa göre, Erdoğan, en fazla 43.13+6.10=49.23 oy alabilir ve bu…
-
“DÜRÜST” HAİNLER!..
TSK karargahında 40 paralel paşa varmış, RTE’nin Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salih’e söylediği:”Musul da Kerkük de özerk bölge olacak. Konumunuzu buna göre ayarlayın” sözleri, Irak’ta esir alınan Konsolosluk görevlilerimizin son durumunun analizi, Balyoz Davası ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararı, PKK ile hükümetin görüşmelerini “yasal zemine bağlama” tasarısını, hatta bu kadarını eksik bulup, Y-CHP adına yeni tasarı hazırlayan Sezgin Tanrıkulu’nun densizliğini de bugün görmeyelim… Diyarbakır’da bayrağın indirilmesini, benzer eylemin Gaziosmanpaşa’da tekrar etmesini de duymamış gibi davranalım. Soma’daki madenci katliamını, Diyarbakır-Bingöl karayolunun PKK tarafından 23 gün kapatılmasını da daha sonra ele alırız!.. Cambaza bakıp zaman kaybetmeyelim şimdi. Önümüze kurulmuş yeni ve büyük bir tuzak var. Onu anlamaya çalışalım: Üç buçuk…
-
TAARRUZA GEÇİYORUZ!..
Başbakan, önce PKK ile görüştüğümüzü söyleyen şerefsizdir demişti. Sonra biz değil, devlet görüşüyor diyerek, güya sözlerini düzeltti!… Şimdi de Irak’ta buna benzer bir durum yaşanmaktadır. Erdoğan, Irak’ı kasıp kavuran, konsolosluk görevlilerimiz ile şoförlerimizi rehin alan terör örgütü IŞİD ile doğrudan görüştüğünü söylemiş: “Başkonsolos ile konuştum, şimdi tereyağından kıl çeker gibi bunu başarmanın gayreti içindeyiz” demiştir…(1) Terör örgütünün elinde rehin olan Başkonsolosla, Başbakan, terör örgütünü araya sokmadan konuşabilir mi? Anlaşılan Erdoğan, Ortadoğu’da devlet liderleri ile görüşemeyince, mecburen terör örgütü liderleri ile konuşuyor… Bu yakın teması nedeniyle, pek yakında Türkiye’yi de terör örgütleri listesine alırlarsa şaşırmamak gerekir!.. IŞİD‘in Musuf Müftüsü: “Irak Başbakanı Maliki’ye savaş ilan etmeyenlerin karıları ve kızları cihat yapan Irak…
-
EK(MELEDDİN)!..
Ek(melettin) Bey’in cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili görüşlerimi Pazar günü yazmayı düşünüyordum. Ulusalcı CHP milletvekillerinin açıklamalarını görünce dayanamadım, başlıyorum: Siyasette kazanmak, seçmenleri ikna ederek (doğru) bir fikir etrafında toplamakla gerçekleşebilir… Ancak bu yöntemle oylar sandığa toplanabilir. “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganı da bu gerçeği ifade eder…Başarıyı, kullanılacak oyları sandığa “TOPLAMA” işlemi getirir… Gerisi, boş laftır, son yerel seçimlerde olduğu gibi yenilgiye mazeret üretmektir… Sanırım bu kadarına kimsenin bir itirazı olmaz. Gelelim “ÇIKARMA” işlemine: İki muhalefet liderinin, örgütlerine danışmadan, yetkili kurullarında gör8üşmeden Ek(melettin) Bey’i, “çatı adayı” olarak dayatması ile her iki partide çıkarma işlemi başlamıştır. CHP ve MHP’liler Ek(melettin) Bey’e oy vermeyeceklerini birer birer açıklamaya başladılar. Ne yazık ki, böyleler, her saat…
-
SEN SÖYLE SEN (IŞİD)!..
Genelkurmay Başkanlığı, Diyarbakır’da 2. Hava Taktik Komutanlığı’nın etrafındaki 3 metrelik dikenli tel örgünün üzerinden atlayarak, bayrak direğine tırmanan, bayrağı yerinden söken ve 35 saniyede sırra kadem basan kişinin “çocuk” olduğunu açıkladı… Ardından İçişleri Bakanı o “çocuğun” 16 yaşında olduğunu söyledi!.. Sanki “çocuğu” yakalamışlar ve kimliğini tespit etmişler gibi… Halbuki, “çocuk” hala kara kayıp!.. Peki, bizimkiler yüzü poşu ile kapalı, atletik, 35 derece sıcakta ellerine eldiven giyinmiş, dolayısıyla, önceden bu eylemi gerçekleştirmek üzere hazırlandığı belli olan o “çocuğun”, henüz yakalamadan yaşını nereden bilmişler?.. Sanki onu bu eylemi yapmaya onlar teşvik etmiş gibi… Ne ilginç değil mi?… Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerine 2 aydan az bir zaman kala; memleketi Rize’de…
-
AKP İÇERİSİNDEKİ “EŞİTLİK İLKESİ” !..
Bilim ve Sanayi Bakanı Fikri Işık, bir gazeteye verdiği mülakatta, F Tipi için “Devlete alternatif bir kurul oluşturmuşlar. İşe alımlarda hükümetin önerdiği kişiler bile paralel yapının ön elemesinden geçirilmiş. Kanada da yaşayan bir bilim adamını Pensilvanya’ya çağırıp, ‘Seni hükümet tavsiye etti ama bize çalışırsan bu iş olur’ diyecek kadar ileri gitmişler. Paralel yapının bu kuruma sızmasının nedeni stratejik önemi. Birçok milli projenin yazılımını TÜBİTAK yapıyor, güvenlik kodlarını o belirliyor.” demiş… Bu itiraftan; hükümetin devlet güvenliği ile ilgili olarak yarattığı zaafiyeti bir tarafa bırakırsak, kamu hizmetlerine alınmada uyulması gereken “eşitlik ilkesi”nin ağır biçimde ihlal edildiğini anlamaktayız: Demek ki KPSS, hükümete yandaş olmayan yurttaşları oyalamak ve isyan etmelerini önlemek için yapılıyormuş… Görülüyor…
-
PARÇALANAN TÜRKİYE!..
ADIM ADIM PARÇALANAN TÜRKİYE!.. Erdoğan’ın B ve C Planları olabilir mi?.. Suruye sınırını kontrolünde bulunduran ve MİT‘le yakın temas içerisinde oduğu bilinen Suriye Devrimciler Cephesi (SDC), iki hafta içerisinde, mazot kaçakcılarına karşı opersayon yapan TSK birliklerine, araca monteli doçka uçaksavarlarla iki kez saldırdı. TSK birliklerine doğru 250 mermi atan örgütün başında, ABD’nin desteklediği Cemal Maruf bulunuyor… MİT kanalı ile Suriye içerisine taşınan doçka uçaksavarlarının hedefi sonunda TSK birlikleri oldu!.. ABD’ye endeksli Suriye politikası yüzünden, başımızı daha çok ağıracak… Sınırın Suriye tarafında kontrol terör örgütlerinde!.. Irak tarafında ise; BM Güvenlik Konseyi’nin 1483 Sayılı Kararı da çiğnenerek akıl dışı ilişkiler kuruluyor. Irak’taki 101 ve 272 Sayılı Yasalara göre, Irak’tan petrol ve…
-
ENDİŞE EDİYORUZ!..
ÇEMBER DARALIYOR MU? PKK Cizre’nin hakim tepelerine Doçka uçaksavarlarını yerleştirdikten sonra, şimdi de Yüksekova’nın Dağlıca mevkiine silahlarını mevziliyor. PKK yığınak ve mevzilenmeyi bitirdikten sonra ne yapacak acaba?.. TSK, 9/15 Mayıs tarihleri arasında terör gruplarının kontrolündeki Suriye sınırında yüklü miktarda klor ve sülfürik asit ele geçirildiğini duyurmuş. Sülfürik asit “sarin gazı“nın üretiminde kullanılıyor!.. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, CHP Milletvekili Mehmet Şeker’in soru önergesine verdiği yanıtta; Suriyeli muhaliflerin toplandığı Suriye Ulusal Komisyonu-SUKO’nun faaliyetini Türkiye’den yürüttüğünü, itiraf etmiş!.. Lafın tamamını söylemeye gerek var mı? Bu gidişat pek yakında Türkiye’yi sanık sandalyesine oturtacağa benziyor… *** MUHALEFET HÜKÜMETİN DÜMEN SUYUNA GİRMİŞ!.. Bir taraftan kamuoyu Balyoz Davası ile ilgili AYM kararını bekliyor, diğer taraftan Soma’dan daha tehlikeli…