KONUK YAZARLAR
-
“DÖNÜŞTÜK”!..
Bu haftaki yazıma, yanıldığımı itiraf edip, özür dileyerek başlamayı çok isterdim. Olmadı işte!.. İçerisine çekildiğimiz ve ısrarla işaret ettiğim tuzağa yine düştük: AKP’nin 30 Mart Yerel Seçimleri’nde aldığı toplam oy: 19 milyon 111 bin 182 idi. Kesin olmamakla birlikte Cumhurbaşkanlığı seçiminde AKP seçmeni sandığa gitmiş ve adayı Erdoğan’a 19 milyon 870 bin 619 oy vermiştir… Oy oranında kayda değer bir artış yok… CHP’ye 30 Mart’ta 11 milyon 270 bin 468 kişi, MHP’ye ise, 7 milyon 718 bin 799 kişi oy vermişti. Bu oyların toplamı: 18 milyon 898 bin 285 eder. Çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu,bu oyların ancak 14 milyon 623 bin 716‘sını alabilmiştir… Destek veren diğer partileri hesaba katmıyoruz bile. Sadece bu iki partinin verdiği fire: 4 milyon 365 bin 569‘dır. Yani CHP ve MHP’nin tabanı yönetimlerini dinlememiştir. Muhalefetin bu tavrı, Erdoğan’ın oylarında…
-
“BAĞIMSIZLIK” MI “HIRSIZLIK” MI?!..
Cemaat, AKP iktidarının “hırsız”lıklarını görmüş ve adamlarına 17 ve 25 Aralık operasyonlarını başlatmaları için talimatı vermişti. Hükümete karşı başlayan operasyonlar sonunda tutuklamalar olmuş, soruşturmayı yürüten savcılar kanıtlarını kamuoyu ile paylaşmışlardı. Böylece yerel seçimlerden önce 4 bakan istifa etmek zorunda kalmış. İddialar fezlekelere kadar yansımıştır… Hükümet ise, soruşturmayı başlatan savcı ve polisleri Fetullah Gülen hareketinin militanları olarak suçlamış ve “casus” olduklarını ileri sürmüştü… Başbakan, “İnlerine gireceğiz inlerine” dedikten sonra, operasyonun düğmesine bastı. Bugünlerde “İnlerine girdik, daha da gireceğiz” diyerek güç gösterisi yapmaktadır… Şimdilik 79 polis açığa alınmış, 31 polis amiri de tutuklanmıştır… Soruşturmayı yürüten savcı, pek yakında iddianamesini hazırlayacaktır. Büyük olasılıkla Cumhurbaşkanlığı seçiminden (belki de genel seçimlerden) önce, Cemaat’in nasıl casusluk…
-
DEVLETİN “ÖZEL”İ OLMAZ!..
Emniyet içerisindeki “F Tipi” örgüte yönelik operasyonda gözaltına alınan 39 kişiden 20‘si tutuklandı. Tutuklananlar Balyoz ve Ergenekon soruşturmalarını yürüten polis şefleri. Operasyonun Adana ayağında ise, 6 polis meslekten ihraç edilmiş… Cumhuriyet rejimi ve onu kollamakla görevli Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı, yabancı güçlerle işbirliği yaparak “tertip” içerisine giren Cemaat’i savunmak Halk TV’nin son günlerdeki tek işi oldu!.. Aynı şekilde muhalefet partileri Yeni CHP ile Yeni MHP de Gülen Örgütü’ne kol kanat gererek kalkan olmuşlar. Böylesi belki de çok daha iyi olmuştur. Bu şekilde Y-CHP ve Y-MHP yöneticilerinin gerçek yüzleri görülmüş, Ergenekon ve Balyoz davalarında tutuklanan (Balbay, Haberal ve Alan) milletvekillerinin arkasından döktükleri göz yaşlarının yapay olduğu ortaya çıkmıştır… Hükümetin sulh ceza…
-
“CESARET ÖDÜLÜ”NÜN BEDELİ!..
İsrail gizli servisi MOSSAD‘a yakınlığı ile bilinen DEBKA haber sitesinde 24 Haziran’da yayınlanan bir yazıda; “Kaynaklarımızın bildirdiğine göre günde 120 milyon varil ihraç eden Kürdistan, Ceyhan yoluyla İsrail’e 2 milyon varil gönderdi bile… Bu nakliyatın çoğu Hafya ve Aşkelon’a vardı varacak” yazılmış!… (1) İsrail’e Türkiye üzerinden petrol ve jet yakıtı satılmasının ortaya çıkması üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız; “Bunu ihale eden ve satan, sevkiyatını yapan Irak. O yüzden bu satışın sorumlusu Irak’tır. İsrail’e mi, başka bir yere mi satıyor biz o kısmına girmiyoruz” demiş!..(2) Bu hazırlıklar biter bitmez, büyük olasılıkla HAMAS’ın kaçırıp öldürdüğü üç genci bahane eden İsrail, Filistin’e bombaları yağdırmış… Filistin Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre, bombardımanın…
-
TANRIKULU’NUN KULLARI!..
CHP Parti Meclisi’nde Mayıs 2013 tarihinde:”PKK Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı her türlü terör eyleminden vazgeçtiğini ve silahlarını teslim edeceğini beyan etmediği sürece, herhangi bir çözüm arayışının içinde olunmayacağı; çözüm arayışının Öcalan ve Kandil tarafından yönetilmesine izin verilmeyeceği” kararı alınmıştır…(1) Bu karar kamuoyundan ve parti üyelerinden gizlenmektedir. CHP’nin resmi sitesine (http://www.chp.org.tr/) girip, arama motoruna “Parti Meclisi kararları” yazdığınızda, karşınıza 141 içerik gelmektedir fakat aralarında nedense bu karar bulunmamaktadır… (2) Geçen hafta KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, Kürtçe yayınlanan Azadiye Welat gazetesinde yazdığı yazıda; Ortadoğu ve Suriye’nin Rojava diye adlandırılan bölgesinde yaşananlara dikkat çekerek, “Kürtler ve Kürdistan halkı özgür ve demokratik yaşama kavuşmadan kim gerillanın direnişten vazgeçeceğini sanıyorsa o hayal görüyor” demiştir… (3) AKP iktidarına, PKK ile yürüttüğü müzakerelerde “sınırsız yetki” kullanma olanağını veren ve iki “tarafa”…
-
RAKİBİMİZİ SEÇECEĞİZ!..
Tarihçi Sinan Meydan’a Halk TV’de sansür uygulandı. Meydan, “Çatı Adayı” olarak gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun yazmış olduğu bir kitap üzerinden eleştirilerini sıralayacaktı. Büyük olasılıkla da Atatürk’ün halifeliğe karşı olmadığı şeklindeki, çarpıtılmış düşüncesi hakkında konuşacaktı… “Özgürlüğün sesi” olmak iddiası ile ortaya çıkan Halk TV, havuz medyasından farklı olmadığını, Sinan Meydan’ın sesini keserek ve ekranı karartarak kanıtladı.. Halk TV’de program yapan Şaban Sevinç de çatı adayı İhsanoğlu’na oy vermeyeceğini söyleyen Hulki Cevizoğlu’na sert bir şekilde karşılık verdi… Şimdilik sadece not edip geçiyoruz!.. Emine Ülker Tarhan, “Cumhurbaşkanı adayı değilim” demediği halde, CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu ise, “twitter” hesabından böyle bir yalan uydurdu!..(1) Kulkuloğlu da genel başkanı gibi yalana başvuracak kadar küçülmüş. Tam da…
-
HENÜZ VAKİT VAR!..
UYARILARI GÖRMEZDEN GELENLER HESAP VERMEYE HAZIR OLMALIDIR!.. Cumhurbaşkanı adaylarının leh veya aleyhinde hiç bir yorum yapmadan, şu andaki somut duruma bakarak ve 30 Mart Yerel Seçimleri’nde ortaya çıkan tabloyu esas alarak, içerisine düşmekte olduğumuz tuzağı göstermek istiyorum: Anayasanın 102. maddesine göre, (1) GEÇERLİ OYLARIN SALT ÇOĞUNLUĞUNU alan aday Cumhurbaşkanı seçilir. “Salt çoğunluk” yarıdan bir fazla demektir… Bu kuralı bir kenara not edelim… Şimdi diğer verilere bakalım. 30 Mart Yerel Seçimlerinde AKP ve Kürt Partilerinin almış olduğu oylar aşağıdaki gibidir: 1. VERİ: AKP: yüzde 43.13, BDP+HDP; yüzde 4.20+1.90 =yüzde 6.10 Kürtler, Selahattin Demirtaş’ı aday göstermesine rağmen, oylarını Tayyip Erdoğan’a verebilirler. Bu olasılığa göre, Erdoğan, en fazla 43.13+6.10=49.23 oy alabilir ve bu…
-
“DÜRÜST” HAİNLER!..
TSK karargahında 40 paralel paşa varmış, RTE’nin Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salih’e söylediği:”Musul da Kerkük de özerk bölge olacak. Konumunuzu buna göre ayarlayın” sözleri, Irak’ta esir alınan Konsolosluk görevlilerimizin son durumunun analizi, Balyoz Davası ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararı, PKK ile hükümetin görüşmelerini “yasal zemine bağlama” tasarısını, hatta bu kadarını eksik bulup, Y-CHP adına yeni tasarı hazırlayan Sezgin Tanrıkulu’nun densizliğini de bugün görmeyelim… Diyarbakır’da bayrağın indirilmesini, benzer eylemin Gaziosmanpaşa’da tekrar etmesini de duymamış gibi davranalım. Soma’daki madenci katliamını, Diyarbakır-Bingöl karayolunun PKK tarafından 23 gün kapatılmasını da daha sonra ele alırız!.. Cambaza bakıp zaman kaybetmeyelim şimdi. Önümüze kurulmuş yeni ve büyük bir tuzak var. Onu anlamaya çalışalım: Üç buçuk…
-
TAARRUZA GEÇİYORUZ!..
Başbakan, önce PKK ile görüştüğümüzü söyleyen şerefsizdir demişti. Sonra biz değil, devlet görüşüyor diyerek, güya sözlerini düzeltti!… Şimdi de Irak’ta buna benzer bir durum yaşanmaktadır. Erdoğan, Irak’ı kasıp kavuran, konsolosluk görevlilerimiz ile şoförlerimizi rehin alan terör örgütü IŞİD ile doğrudan görüştüğünü söylemiş: “Başkonsolos ile konuştum, şimdi tereyağından kıl çeker gibi bunu başarmanın gayreti içindeyiz” demiştir…(1) Terör örgütünün elinde rehin olan Başkonsolosla, Başbakan, terör örgütünü araya sokmadan konuşabilir mi? Anlaşılan Erdoğan, Ortadoğu’da devlet liderleri ile görüşemeyince, mecburen terör örgütü liderleri ile konuşuyor… Bu yakın teması nedeniyle, pek yakında Türkiye’yi de terör örgütleri listesine alırlarsa şaşırmamak gerekir!.. IŞİD‘in Musuf Müftüsü: “Irak Başbakanı Maliki’ye savaş ilan etmeyenlerin karıları ve kızları cihat yapan Irak…
-
EK(MELEDDİN)!..
Ek(melettin) Bey’in cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili görüşlerimi Pazar günü yazmayı düşünüyordum. Ulusalcı CHP milletvekillerinin açıklamalarını görünce dayanamadım, başlıyorum: Siyasette kazanmak, seçmenleri ikna ederek (doğru) bir fikir etrafında toplamakla gerçekleşebilir… Ancak bu yöntemle oylar sandığa toplanabilir. “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganı da bu gerçeği ifade eder…Başarıyı, kullanılacak oyları sandığa “TOPLAMA” işlemi getirir… Gerisi, boş laftır, son yerel seçimlerde olduğu gibi yenilgiye mazeret üretmektir… Sanırım bu kadarına kimsenin bir itirazı olmaz. Gelelim “ÇIKARMA” işlemine: İki muhalefet liderinin, örgütlerine danışmadan, yetkili kurullarında gör8üşmeden Ek(melettin) Bey’i, “çatı adayı” olarak dayatması ile her iki partide çıkarma işlemi başlamıştır. CHP ve MHP’liler Ek(melettin) Bey’e oy vermeyeceklerini birer birer açıklamaya başladılar. Ne yazık ki, böyleler, her saat…



























