KONUK YAZARLAR

  • YİTİK “KURUMSAL KİMLİK”!..

      Kasabanın ağır topu, sesi titreyerek sitem etmeye başladı: “Niye CHP hakkında ulu orta konuşuyor, sağcıların yanında eleştiriyorsun?  CHP’nin yönetimini eleştirebilirsin ama “kurumsal kimliği”ne laf edemezsin, ettirmeyiz…” Hazret, belli ki kraldan fazla kralcı. Kurulmuş oyuncak gibi, soluk almadan konuşuyor: “Bu sözleri duyanlar, bir daha CHP’ye oy verir mi sanıyorsun? Partiye zarar veriyorsunuz.” Sözünü kestim. Oğlum! Ben genel başkanın, genel merkez yöneticilerinin söylediklerini tekrar ediyorum, görevlendirdikleri milletvekillerinin hazırlayıp paylaştıkları raporları eleştiriyorum. Diyorum ki: Bu sözler Atatürk’ün partisine hiç yakışmıyor. Duyanlar; “CHP bu mu?” diyerek, dudaklarını ısırıyor. Seçmenler, CHP’den umudunu kesiyorlar… Göbeği sarkık kasaba kurnazı beni işitmiyor. Kendi kendine bir görev biçmiş, onu yapmakta kararlı: “Olsun, sen yine de eleştirmemelisin, genel başkanın…

  • YAŞAR NURİ HOCA YAŞAYARAK GİTTİ!

    “Yaşar Nuri Öztürk, çağdaş bir İslam bilgini ve aydınlıkçı bir Türk filozofuydu.(1) İslam şeref ve haysiyetini, kendi onursuzlukları ile karartmaya çalışan sözde din adamlarının korkulu rüyası Yaşar Hoca… Son nefesine kadar Atatürk Cumhuriyeti’nin bilim, akıl ve çağdaşlaşma yolunda kararlılıkla mücadelesine bütün varlığı ile katıldı… Cehalet ve her türlü yobazlığa, din simsarlığına ve ahlaksızlığa karşı gücünün ötesinde savaştı… “ Prof. Dr. Şahin Filiz, Yaşar Hocayı bu vurucu tarihi cümlelerle uğurladı. Öztürk’ün arkasından “kurtulduk” diyecek kadar, kendini kaybetmiş; akıl ve bilgi fukaraları da vardı. Taşıdığı bayrağı devralmak için kollarını sıvayanlar da… Meydanı boş bulup zırvalamaya başlayanlar ise herkesten önce sahne aldı: Bolu’da İl Milli Eğitim Müdürünün 10’uncu Yıl Marşı’nı yasaklaması üzerine, yapılan…

  • Y-CHP’YE “LGBT KOTASI”!..

    HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş,Vezneciler saldırısından sonra, TAK‘ın (1) dağıtılmasını istedi!.. (2) Yalanlarınız batsın sizin! TAK‘ın son intihar eyleminde; 6′sı polis 12 kişiyi şehit eden PKK’lı canlı bomba Eylem Yaşa‘nın, tabutu PKK bayrağına sarılarak defnedildi. (3) Tabutu omuzlayanlar; PKK’nın bölgedeki militanlarıHDP’nin eş başkanlarıdır: Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Fatma Arşimet, Mehmet Ali Aydın; Bağlar Belediyesi eş başkanları Eşref Güler ile Birsen Kaya Akat ve HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Gülşen Özen… Ankara’da askeri servis aracına bombalı araçla saldırı düzenleyerek; 35 kişinin ölümüne neden olan eylemi de TAK üstlenmişti,(4) saldırıda ölen PKK militanı Abdülbaki Sömer‘in cenazesini HDP ve BDP milletvekilleri kaldırmıştı… (5) Tunceli’nin Nazimiye ilçesinde; güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada öldürülen…

  • EYYY İRFAN EFENDİLER!..

    Sen eyyy Şehit Polis Memuru Gökhan Topçu’nun dayısı İrfan Cengiz! Sana söylüyorum dinle: Silah ruhsatın var mı, Kılıçdaroğlu’na fırlattığın mermiyi kim verdi sana, bunları sormayacağım. Cinsel taciz ve yaralama suçlarından sabıkalı olduğun söyleniyor, buna da şaşırmadım, onları da konuşmayacağız. AKP’li olman ise artı puan ama, bu yanını zerre kadar önemsemiyorum… Lakin, 12,5 milyon seçmenin temsilcisi olan ana muhalefet partisinin genel başkanına dolu mermiyi fırlatma konusunu es geçemem, geçmiyorum… Böyle bir hakkı kendinde gördün ya, helal olsun sana!.. Sorumlu ve duyarlı yurttaş bilincine sahipsin (!) hatta, çok ötesinde bir yerdesin, aferin! Demek, yeğeninin şehit olmasından Kılıçdaroğlu’nu sorumlu tutuyorsun? Sana bugün çok kullanılan bir özdeyişi anımsatmak isterim. Anadolu’da:“Eşeğini dövemeyen semerini döver” derler!..…

  • ADALETE GÜVEN GERİSİNİ MERAK ETME SEN!

    Yargı erkinin tepesindeki yargıçların Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rize’de çay toplama şovuna katılmaları haklı olarak eleştirildi… Gerek Cumhurbaşkanı’nın ve gerekse Yargıtay Başkanı’nın bu eleştirilere verdiği yanıtlar, görüntüyü daha da berbat hale getirdi. Denebilir ki, bu yanıtlarla yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı itiraf edildi… Türk Milleti adına egemenliğin bir kısmını kullanan ve zamanı geldiğinde yasama ve yürütmenin yargısal denetimini yapacak ve gerektiğinde; Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanları yargılayacak olan mahkemelerin “tarafsız” ve “ bağımsız” olmaları şarttır… Tarafsızlığın ve bağımsızlığın sağlanmasının ilk koşulu; yargıçların “Bangalor Yargı Etiği İlkelerine” (1) uymalarıdır… “Hâkim, yasama ve yürütme organlarının etkisi ve bu organlarla uygun olmayan ilişkilerden fiîlen uzak olmakla kalmayıp, aynı zamanda öyle görünmelidir de.” (2) “Hakimin hal…

  • YAŞASIN KARŞI DEVRİM!.. (1)

    YAŞASIN “YENİ REJİM”!.. Y-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun azli üzerine: “64. hükümete saray darbesi yapılmıştır” dedi. Muhalefetin siyasi saptamasına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sivil darbe”si (2) ile AKP’nin başına; oradan da Başbakanlığa getirilen İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın, 2. Olağanüstü Büyük Kongre’deki konuşmasında; Erdoğan’ın seçildiği 10 Ağustos 2014 tarihinden bu yana fiilen uygulanmakta olduğu “başkanlık sistemi” için: “Bizim yapmamız gereken, bu fiili durumu yasal duruma çevirmek”tir, (3) şeklindeki görev tanımı kabul edilemez! Cumhurbaşkanı Erdoğan 5 Ağustos 2015 günü Rize’de: “İster kabul edilsin ister edilmesin; Türkiye’nin yönetim sistemi değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir” (4) diyerek, içerisinde bulunduğumuz durumu özetlemişti… Yeni…

  • DOKUNULAMAZLAR!

        Haber manşetten verildi:Dokunulmazlıklar kaldırıldı! Gerçekte kaldırılan bir şey yok ki… Meclis’teki PKK’lıları yargılamak için anayasa değişikliği gerekmiyordu. AKP’nin çoğunluğu, dokunulmazlıkların kaldırılmasına yeterdi! Oylamada CHP fire verdi. Verir, sürpriz değildir… CHP, Y-CHP olunca rotasını kaybetti… HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, çıtayı biraz daha yükseltti. Yükseltir; “çözüm süreci” (1) ile köpeksiz köy buldu, o günden beri değneksiz dolaşıyor!.. Erdoğan Artvin’e gitti. Gelir…   ***   Şehit cenazesinde Kılıçdaroğlu’na yumurta fırlatıldı. Dersimli, daha ilk yumurtada bunu yaptıranın kim olduğunu biliyorum dedi. Siyaseti tekellerinde görenler, bu açıklamayı derhal yorumladılar. İhale, Melih Gökçek üzerinde kaldı. Kılıçdaroğlu susarak, bu suçlamaya da onay verdi. Doğru da olabilir tabii… Öye bile olsa; muhalefet, bütün hukuk dışılıkların ve…

  • TÜRKİYE’NİN KURULTAYI!

      AKP, 14 yılda halka “ileri demokrasi”yi anlatamadı ama 15 Mayıs Pazar günü uygulamalı olarak gösterdi. “İleri demokrasi”de halkın iradesine yer yok. İktidarın en önemli yönetim araçları:TOMA, polis ve biber gazıdır… “Gezi olayları”nda kulağı üzerine yatan kesim, MHP olağanüstü kurultayı ile gerçeği görmüş olmalı.. AKP iktidarında; halkın iradesine iktidarın isteklerine uyduğu kadarına değer veriliyor. Çerçevenin dışına çıkıldığında devreye kamu gücü giriyor: Sanki polis ve bağımsız olmayan mahkemeler bunun için var! Halkın gerçek iradesinin ne olduğuna onlar karar veriyor! Aydınlık gazetesinin 13 Mayıs Cuma günlü nüshasında bir haberi birkaç kez okudum. Mutlaka yanlış yazılmıştır diye düşündüm. Cumartesi günü düzeltilmesini bekledim. Pazar gününü yine bu konuya takılıydım. Değişen bir şey olmadı. Haber…

  • DAVUTOĞLU’NUN BAŞINI KENDİ “SIĞ” SİYASETİ YEDİ!..

    AKP’nin 7 Haziran yenilgisinden sonra, 1 Kasım’a kadar geçen süre içinde, oy oranını yüzde 49.5‘a çıkarmasında Ahmet Davutoğlu’nun payı olmadığını kimse söyleyemez… 5 Mayıs günü yaptığı veda konuşmasında; oy oranının yüzde 52, 53 hatta 54’e çıktığını iddia etti. Kuşkusuz bu rakamların hepsi aynı anda doğru olamaz ama, AKP’nin oy oranında, bir miktar artış olduğu kesindir! Bu açıdan bakıldığında; Davutoğlu başarılı bir genel başkandı denilebilir. O halde, bütün siyasi partilerin genel başkanlarında bulunan; il ve ilçe başkanlarını görevden alma ve atama yetkisini, MKYK’da budamanın ne gereği vardı? Demek ki, sorun, salt il ve ilçe başkanlarının görevden alınıp, atanması değildi… Düşürülen Rus uçağının paraşütle atlayan pilotunu “biz vurduk” (1) diye övünen Alpaslan…

  • HA TOSYA HAKİMİ HA YALOVA KAYMAKAMI!..

    Bizi korkutan; serseri mayın gibi ortalıkta dolaşan birkaç yargıç değil ki… Cemaat sempatizanı ve Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak üzere, 5000 civarında yargıç ve savcımız var. Hukuk formasyonu bulunmayan bu kadar militan devletten maaş alıyor. Kimin; nerede ve ne zaman bunlardan hangisine toslayacağı şansına kalmış… “İnlerine gireceğiz inlerine” diyen Erdoğan, yargıda gerekli ayıklamayı henüz yaptıramamış! Anayasa ve yasaları takmayan militan yargıçlar var; kendi imamlarından emir ve talimat alıyorlar… Bilenler bilirler, örgüt üyeleri “Emir demiri keser” düsturu içerisinde hareket eder… Böyle biri size rast gelirse eğer, bağlı olduğu “imam”ın vicdanına kaldınız. Asın derse asılır, kesin derse kesilirsiniz… Yaşamınız, ilgili imamın veya onay makamı olan eski vaizin iki dudağı arasındadır… ***…