KONUK YAZARLAR
-
BÜYÜK KUMPASTA SONA GELİNDİ..
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 235 kişinin yeniden yargılandığı davada Duruşma Savcısı 658 sayfalık esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu. Cumhuriyet Savcısı Abdurahman Hacısalihoğlu, Ergenekon davasının FETÖ Darbe Girişiminden bağımsız ele alınmayacağını belirterek: “Ergenekon terör örgütü yok” dedi… *** FETÖ üyesi savcılar tarafından hazırlanan (eski) iddianamede: “ADD, ÇYDD, Talatpaşa Komitesi gibi dernek faaliyetlerinin, Aydınlık ve Ulusal Kanal yayınları, ‘Cumhuriyet Mitingleri’ kitlesel eylemlerin darbe amaçlı örgüt faaliyetleri” olarak kabul edilmişti. 15 Temmuz Darbe Girişimi başarılı olsaydı bu faaliyetlere katılan yurtseverlerin tamamı hapiste olacaktı. Mütalaada: “Aynı sosyal ortamda bulunan, aynı dernek/vakıf/parti üyesi olan kişilerin kendi aralarında yapmış oldukları görüşmelerin, HTS kayıtlarının sayısının, siyasi içerikli yazışmalar ve notların mahkemece örgütsel faaliyet kabul edildiği,…
-
BÜYÜRKEN KÜÇÜLÜYORUZ!..
Bahçeli, 31 Mart seçimlerinde “tehlikeler” olduğunu hissettikten sonra: “Önlem alınmazsa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ölümcül darbe alacağını” söyleyerek, bir kez daha her türlü milliyetçiliği ayaklar altına alan Reis’in, ayaklarının altına serdi kendini… Hazret, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin “ölümcül darbe” almasını önlemeye çalışıyor! Sistem darbe alırsa, yeniden Parlamenter Sistem’e döneceğimizden korkuyor galiba. Çünkü Parlamenter Sistem’de MHP’nin tek başına iktidara gelme ihtimali var. Onu yok ediyor sağlığında!… *** Gerçekten de Parlamenter Sistem’de, MHP’nin iktidara gelmesi en güçlü ihtimaldi. Zira yüzde 70’den fazlası muhafazakar-sağ görüşlü olan seçmenin, gidebileceği başka parti yok ki. Üstelik, milliyetçilik dünya çapında yükselişe geçmişken. Bahçeli, MHP’nin tek başına iktidar olma olasılığını bilerek ve isteyerek yok ediyor!.. Sanki AKP’yi iktidarda tutma görevi…
-
KARTLARI YENİDEN KARMADAN!..
FETÖ’nün soruları çaldığı 33 sınavla ilgili araştırmalar devam ederken, şu ana kadar sınavda 18 bin kopyacı tespit edildi. Bizim çocukların kamu hizmetlerine neden giremediği şimdi anlaşıldı mı? Kamu hizmetlerinden adeta yasaklı olan bu kesimin, kişisel teşebbüs seçeneği de yok gibidir. Sermayeleri yok! Özel sektör, çalışanlarının sayısını azaltarak ayakta durmaya çalışıyor. Orada da istihdam edilmeleri imkansız görünüyor. Gelecek güvencesinden yoksun olan gençler, ülke yönetimine katkı için zaman ayıra bilir mi? *** Tiyatro oyuncusu Berhan Şimşek bir televizyon kanalında konuşuyor: Dişe dokunur bir şey söylediği yok. Yalnız bir sözü dikkatimi çekti: “AKP yerel seçimlerle geldi, yerel seçimlerle gidecek” dedi… Alkışlar gırla gidiyor… Demek ki, hala bu görüşe inanlar var! Yerel seçimlerle…
-
“DİYANET ORDUSU”!..
Anayasamızın 136. maddesi, Diyanet İşleri Başkanlığının görevlerini “laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek” yerine getirir hükmünü amirdir. (1) 4121 Sayılı Kanununun “Görev” başlıklı 1. maddesi: “ İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak üzere” Diyanet İşleri Başkanlığının kurulduğunu açıklar. (2) Mevzuat son derece açıktır: Diyanet İşleri Başkanlığı görevlerini yerine getirirken laiklik ilkesi doğrultusunda hareket edecektir. Bütün siyasi görüş ve düşüncelerin dışında kalacaktır. Ve: Milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinecektir… *** Son Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş, bir gün sonrası Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 80. yılı olmasına…
-
BU KAFALAR İLE…
Dokuz Eylül Üniversite’sinin akademik yıl açılışında konuşan Reis: “Türkiye nasıl oluyor da dünyanın en büyük 500 üniversitesi arasında esamisi okunmuyor? Eğitimde alt yapı ve kapasite bakımından büyük mesafe kat etmemize rağman, içerik ve sistemde büyük sıkıntı var” diyerek, hem sordu hem sitem etti. Aslında yakıcı gerçeğin altını çizdi. (1) Reis’e yanıt, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın’dan geldi. Rektör Hazretleri: “Cumhurbaşkanına itaat etmek farz-ı ayn’dir… İtaat etmemek savaştan kaçmak gibi haramdır” dedi. Ramazan Efendi, yüksek lisansını yurtdışında yapmış bir elektrik-elektronik mühendisidir. Dini terimlerle meramını ifade etmesinin bir nedeni vardır mutlaka; esas uğraş alanının pozitif bilim olduğunu gözardı etmemek gerekir!.. *** Hoca Efendinin ne anlatmak istediğini anlayabilmek için “farz”…
-
DERSİMİZ Y-CHP!..
Ana muhalefet Yerel Seçimler Stratejisini açıkladı: “Entelektüel, akademik ve elitist bariyerleri aşıp, sağ partilere oy veren büyük kesimin diliyle konuşacağız” dedi hazret… Konuştu da kerata: “Entelektüel”, “akademik”, “elitist” ve “bariyer” sözcükleri bir cümlede kullandı işte. Bu sözcükler, sağ partilere oy verenlerin dilinde pelesenk mi? “Şecaat arz ederken sirkatin söyler” deyimi ile tıpa tıp örtüşmedi mi bu cümle? *** Adam diyor ki, bu defa da biz sağ partilere oy veren kesimi aldatacağız. Nasıl mı? Biz değişmeyeceğiz, sadece onların dilini kullanacağız. (Değişiyorsan zaten onlardansın, aslı varken bir şeyin taklidini ağzına toprak sürmez!) Adam iddialı; sağ kesimin dilini kullanacağız ve onlar bizi kendilerinden sanacak; sırf bu dil benzerliğinden yararlanarak oylarını bize vermelerini sağlayacağız.…
-
CESET VE VASİYET SOYGUNCULARI!..
Suudi Arabistan Kaşıkçı’nın konsolosluk binasında yaşanan “arbede” sırasında öldüğünü açıkladı. Sorumlu tutulan 18 Suudi vatandaşı tutuklandı! Trump, bu açıklamayı “güvenilir” buldu! Suudi yönetimi, Suriye’nin Kuzeyinin -PKK/PYD’nin kontrolündeki bölgenin- imarı için 100 milyon doları ABD’nin hesabına yatırdı. (Önceki açıklama inandırıcı olmayınca bir süre sonra cinayet kabul edilip “müzakereci ekibin” hatasına bağlandı.) Ceset soyucusu Yankee, bu olaydan bile haracını almadan geçmedi… *** Cemal Kaşıkçı Suudi vatandaşıdır; yönetime muhalifti, The Whashington Post gazetesinde yazıyordu, “Arap Baharı”nın ateşli savunucusuydu, bir dönem Suudi gizli servisinin başkanına danışmanlık yapmıştı… Ünlü silah tüccarı Adnan Kaşıkçı’nn akrabası olan Kaşıkçı, istihbaratçılara göre bunlardan daha fazlasıydı! Şeriatçı Suudi yönetimi dünyada bir ilke imza attı: Kral hazretleri, diplomatik dokunulmazlığı kullanarak…
-
YARGI GİZLİ TANIKLARA MI BAĞIMLI?
İsmet Paşa’ya “asker kaçağı” suçlamasının prim yaptığı bir ülkede yargı bağımsızlığını tartışıyoruz. Reis; bizde yargı bağımsızdır diyor, muhalifleri farklı düşünüyor. Bu defa size ne tarafta olduğumu söylemeyeceğim. Geçen hafta gazetelerden derlediğim haber başlıklarını göstermekle yetineceğim. Bakalım ne karar vereceksiniz. *** Rahip Brunson davasında “gizli” tanıklar ifade değiştirdiler, Brunson serbest kaldı. Bu yazıyı yazarken, o Beyaz Saray’da Trump’un karşısında oturuyordu. Mahkemenin verdiği karar adil mi sormayacağım. Ben dosyayı görmedim, gazete haberleri üzerinden mahkeme kararını eleştirecek veya övecek kadar yetişmiş değilim. Bu karar adil mi sorunun yanıtı, tanıkların ifade değiştirmesi durumuna göre değişiyor! Tanıklar ifade değiştirmese sonuç farklı olacaktı. Peki, önceki ifadeler mi geçerlidr sonrakiler mi? Önceki ifadeler gerçek ise…
-
DEĞİŞEMİYORUM!..
İç karartıcı bir sürü haberin yanında, umudumuzu yeşerten gelişmeler de var. Tarihe tanıklık ediyoruz. CIA ile ilişkilerine dikkat çekilen; Amerika kökenli, çok uluslu McKinsey şirketine kapılarımızın kapatılması iyi oldu. Hükümetin Yeni Ekonomik Programı bünyesinde kurduğu ve içinde 16 bakanlık temsilcisi bulunduğu Maliyet ve Dönüşüm Ofisi için uluslararası yönetim ve danışmanlık şirketi McKinsey ile çalışma kararı, haklı olarak bütün kesimlerin tepkisini çekmişti. Reis’in, “IMF’ye 5 milyar dolar borç verdik” sözleri (1) üzerinden şunun şurasında kaç yıl geçti ki! Yeniden IMF’ye muhtaç hale getirilen Türkiye, bu defa borç verme olanağı da bulunmayan özel bir şirkete muhatap yapıldı. Finans kuruluşlarının McKinsey’in raporlarına itibar ederek, Türkiye’ye borç para verecekleri umuldu. McKinsey’in işi; danışma mı,…
-
“AKŞENER’İ BANA BIRAKIN”!..
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucu ile mücadelede mobil uygulama projesinin tanıtım toplantısında konuştu: “2018’in yılbaşından 25 Eylül’e kadar, 15 bin 262 kişinin uyuşturucudan tutuklanması gerçekleştirildi. Bunun 13 bin 229’u sokak satıcısıdır” dedi… (1) Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da af tartışmaları ile ilgili olarak MHP’nin konumunu açıkladı: “Teklif 29 Mayıs 2018 öncesi suçları kapsıyor. Teklif cezalarda 5 yıllık indirimi kapsıyor” dedi… (2) Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı MHP, af konusunda ısrarcıdır; bu şekilde MHP’yi iktidar alternatifi olmaktan tamamen çıkartacak! Uyuşturucu işinden tutuklu 15 binden fazla kişi, cezaevinden çıktıktan sonra ne iş yapacaklar acaba? Torbacılığa devam mı? Daha önce afla tahliye olanların yüzde kaçının tekrar suç işleyerek cezaevine döndüğünü Adalet Bakanlığı’ndan…