• AHH! ŞU DANIŞMANLAR YOK MU?..

    Kamu İhale Kurumu verilerinden aktarıyorum: Tarım ve Orman Bakanlığı kiralık “makam araçları” için bu yıl 7.2 milyon TL ödemede bulunmuş. Yanlış anlaşılmayı önlemek için tekrar ediyorum: Bu 7.2 milyon lira “hizmet araçları” için değil, “makam araçları” için harcanmıştır. Makam, “itibarla” ile yakından ilgili bir konudur ve son derece önemlidir! Tıpkı, çevre düzenlemesi ve sergi gibi… Bu işler için de 7 milyondan fazla harcama yapmışlar… İtibar böyle bir şey!… Helal hoş olsun… *** Danışman deyip de geçmeyin öyle. AKP iktidarında “danışman” olmak her babayiğidin harcı değildir. THK’nın kayyumu da bir anlamda “danışman” sayılır. Kendisini atayan Cumhurbaşkanına, kurumun envanterindeki 6 yangın söndürme uçağının bakımı için 4 milyon dolar ayırması gerektiğini söylemeyi akıl…

  • KAÇINILMAZ SONUÇ!..

    Orman yangınlarının yüzde 95’inin insan kaynaklı olduğu söyleniyor. İnsan kaynaklı yangınları; piknik yapanların sorumsuz davranışları, tarla açanlar ve terör örgütlerinin sabotajları (1) olarak gruplandırabiliriz. Geriye kalıyor yüzde 5. Bilim insanları, orman yangınlarındaki bu dilimi “küresel ısınma”ya bağlıyorlar. 13 binden fazla bilim insanının dahil olduğu araştırma grubunun “BioScience” dergisinde yayınlanan makalesinde küresel acil durum çağrısı yapıldı. (2) Yeterli önlemler alınmazsa, küresel ısınmaya bağlı yangınların payı, her geçen gün biraz daha artacak demektir… *** Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi’ne (NASA) göre; Afrika, Amerika ve Avrupa başta olmak üzere dünyanın 40’tan fazla ülkesinde orman yangınları devam ediyor. (3) Komşumuz Yunanistan’da son 24 saat içerisinde 50’den fazla orman yangını çıktığı bildirildi. Rusya’nın en soğuk…

  • HMMM! “İYİ NİYET” VAKFI HA!

    24 Temmuz, Lozan Barış Anlaşması’nın 98. yıl dönümüydü. Gericilerin yıllardır gündemde tutmaya çalıştığı “Lozan zafer mi hezimet mi?” tartışmaları Celal Bayar’ın “Daha fazla ısrar etseydik, zaferimiz tehlikeye girerdi” sözleri hatırlatılarak büyük ölçüde bitirildi. Demek ki, Lozan büyük bir zaferdi…( 1 ) *** 24 Temmuz aynı zamanda Basın Bayramı’dır. Basın özgürlüğü endeksine göre Türkiye, 180 ülke arasında 153. sıradadır. (2) Kutla kutlayabilirsen… Geçen hafta çıkan “tasarruf genelgesi”ne göre; belediyeler gazete satın alamayacak, gazetelere ilan veremeyecekler. “İtibardan tasarruf olmaz” ama “haber alma hakkı”ndan olabiliyor demek ki! Belli ki, bu genelge ile CHP’nin elinde olan belediyelerin, muhalif gazetelere destek vermesinin önüne geçilmek istenmiştir. Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesinin iktidar medyasına…

  • CUMHURİYET’İ KURBAN ETMEYELİM!..

    (BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN) 20 Temmuz 2021 Bu son yazıdan bayağı RAHATSIZ olduğunuz anlaşılıyor. Rahatsız olmakta haklısınız; ben de öyleyim… Sizin gibi pek çok okuyucum da benzer şekilde rahatsızlıklarını ilettiler. Amacım:Samimi Atatürkçüleri, gerçek CHP’lileri üzmek değildir… *** Hayali olaylar üzerinde de tartışma açmıyorum. Güncel bir olayı irdeledim. Geçmişle bağlantısını ve kanıtlarını da ortaya koyuyorum. Bu durum karşısında, sorularımın muhataplarının cevap vermemeleri gerekmez mi? Susuyorlar! Siz okurlar ve seçmenler ise, aklı başında, gerçekçi, olabilir yanıtlar bekliyorsunuz. Susuyorlar… *** CHP’ye saldırdığımı sanıp kızıyorsunuz; “sana yakıştı mı?” diye de sitem ediyorsunuz. Bana ne yakışmıyor? Lütfen onu da açık seçik söyleyin. Gerçekleri görmek, göstermek ve bunlar üzerinde sorular sorup tartışmak mı? Veya içerisinde bulunduğumuz durumun…

  • HUUU! HUUU! KİMSE YOK MU?

    18 Temmuz 2021 Heeey! Kemal Bey; Az bu tarafa bakar mısın! Şişşşşt! Sana diyorum sana. Reis: “Memleketi bunlara teslim etmeyiz” (1) diyor. Sizi kastediyor olabilir mi? “Millet İttifakı”nın ikinci büyük ortağı İYİ Parti’nin Genel Başkanı Meral Akşener, bu sözleri “gaf” olarak nitelendirdi. Belli ki Hanımefendi, aklına kötü bir şeyler getirmek istemiyor!.. Yoksa birlikte kararlaştırdığınız taktik mi bu? Gerçekten “üç maymun”u mu oynamayı kararlaştırdınız? Yoksa beni duymuyor musun?.. Huuu! huuu!.. *** Yukarıdaki vahim sözleri tekrar etmekten utanıyorum, biliyor musunuz? Peki, sen ne diyorsun bunlara karşılık: “Vallahi de satacağım billahi de satacağım, söke söke alacağım ve satacağım. Erdoğan duysun, sadece uçakları değil, o garaja koyduğun her biri milyon dolar olan o pahalı…

  • TOSUNLAR-TOSUNCUKLAR!..

    11 Temmuz 2021 “Kargomatik” adını hiç duydunuz mu? Ben ilk defa duyuyorum. Ne işe yarar, gerekli bir şey midir, nasıl kullanılıyor öğrendim: Pandemi döneminde kargo hizmetlerini hızlandırmak için düşünülmüş bir çözüm olduğunu tahmin ediyorsanız, yanılıyorsunuz. Zira bizim tosunlar bu keşfi 2018 yılında yaptılar… Pandemi daha sonradır. Kargomatik denen alet, “bankamatik” boyutlarında, onun gibi çalışan bir yarı otomatik makinedir. Ekranına TC kimlik numaranızı yazdığınızda; telefonunuza bir “kod” geliyor, kodu giriyorsunuz, bir küçük kapı açılıyor. “Kod”umun Amerikası devrededir! Kargonuzun bulunduğu kapı açılıyor, uzanıp alıyorsunuz. Hepsi bu kadardır işte… Ne keşif yapıldı değil mi ama?! *** Özel kargo şirketlerinin tıpkısı, PTT’de var. Adını PTT kargo koydular. Uygulama ise, kargomatiğe ihtiyaç duyulacak şekilde düzenlenmiş.…

  • SOLCULUK ATATÜRKÇÜLÜKTÜR!

    11 Temmuz 2021 Sanatçı Zülfü Livaneli, önce Duvar gazetesi yazarı İrfan Aktan’la; ardından televizyon programcısı Şirin Payzin ile yaptığı söyleşilerde çok önemli hatırlatmalar ve saptamalar yaptı. Bununla birlikte fahiş bir de hata yaparak; “Yeni Sol”u tarif etti. Önce hatırlatmalarına göz atalım: 1989 yılında Paris’teki Kürt Konferansı’na katıldıkları için Kürt kökenli 7 milletvekilini SHP’den atan Erdal İnönü’yü solcu olmamakla itham etti. Solcu olmadığını söylediği Ecevit’i, 1973’de MSP ile koalisyon kurduğu için İslamcı bir hareketi devlete sokmakla suçladı.(1) Livaneli, şöyle devam etti: İstanbul’da ve Ankara’da SHP adayları olmasına rağmen, belediye başkanlığı için aday göstererek, “sol” oyları bölen Ecevit, bu iki belediyeyi Recep Tayyip Erdoğan ile İ. Melih Gökçek’in kazanmasına neden oldu. Başkenti…

  • AFGANİSTAN’DA NE İŞİMİZ VAR?

    4 Temmuz 2021 Bu sorunun en doğru cevabını bulabilmek için Afganistan’ı biraz tanımak gerekir. Bir de “Rusya ile ABD’nin Afganistan’da ne işi vardı” sorusunun cevabını bilmek tabii ki… 14 Nisan 1988 ‘de Cenevre’de, Afganistan, Pakistan, SSCB ve ABD temsilcileri anlaşmalar düzenlediler ve Afganistan’ın iç işlerine karışmama konusunda uluslararası garantiler ilan ettiler. Afganistan’ın “iç işlerine” kimlerin karıştığı, bu anlaşmaların taraflarından zaten bellidir… *** Şimdi biraz geriye doğru gidelim: 27 Nisan 1979’da gerçekleşen “darbe” ile komünizm yanlısı Afganistan Demokratik Halk Partisi’nin (AHDP) iktidara gelmesi üzerine; darbecilerin, geri kalmış ve neredeyse tümüyle İslamlaştırılmış toplumda, kısa sürede sosyalizmi inşa edeceklerine inanan SSCB, mevcut yönetiminin isteği üzerine, kapsamlı yardımlara başlamıştı. Rusya Devlet Başkanı Putin, bugün…

  • “PARTİMİ” BULDUM!..

    20 Haziran 2021 Yoksa halim dumandı! Haftalardır ben de iktidar ve yandaşları gibi aynı konuya kafa yoruyorum. İnanın ne olur; bu defa şaka yapmıyorum! Mafya Lideri Sedat Peker’in oluşturduğu gündemi, ne yaparız da alt sıralara doğru iteriz diye düşünüp düşünüp duruyorum. Muhalif basın; işini gücünü bırakmış, sadece Peker’in iddialarını tartışıyor. Yandaş basının dili tutulmuş mu yoksa bir yerlere mi kaçmış, doğrusu onu bilmiyorum!.. *** Bir kez daha ortaya çıktı ki, Sosyal Medya ile baş etmek, sanal alanı kontrol etmek, öyle kolay değildir. “Erişim yasağı” koydunuz da ne oldu? “Z Kuşağı” diyerek alay ettiğiniz o gençler, gezi olaylarında güçlerini gösterdiler size. Korkunuzdan olmadık yakıştırmalar yaptınız üzerlerine. Kabul edin artık, hesaplarınız tutmadı……

  • “İŞ ALLAH’A HAVALE”!..

    13 Haziran 2021 Esra Yılmaz, Mamak Belediyesi’nin AKP’li Meclis Üyesiydi; 9 yıldan bu yana Başkanvekilliği görevini yürütüyordu. “Mızrak çuvala sığmıyor. Yolsuzluk var” deyip istifasını verdi. Yılmaz’ın sözleri, kamudaki çürümüşlüğün özeti gibiydi: “… ben sizi belediyedeki akraba çetelerinizle, maaşlarınızla, teşkilattan üstün işadamlarınızla baş başa bırakıyorum. Bir kadın olarak hakkımı helal etmiyorum.” dedi. Yolsuzluk, Akraba çeteleri, Teşkilat, İmtiyazlı iş adamları ve Maaşlar… Bir cümlede geçen ve her biri hakkında sayfalar dolusu yazılacak bu beş sözcük iskeletimiz oldu adeta. Bu beş sözcükle, şiir bile yazılır aslında. AKP’nin 19 yıllık geçmişini özetliyor bu beş sözcük. Şiir yazmayı beceremediğim için, düz yazıya geçiyorum… *** Asıl dikkatimi çeken, Esra Hanımın “Bir kadın olarak hakkımı helal etmiyorum”…